Ana içeriğe atla

Türk pop müziğin yeni bestecisi ''Çağın''

Merhaba Çağın öncelikle seni tanıya bilir miyiz ?
Merhaba! 1986, İstanbul doğumluyum.İngilizce öğretmenliği yapıyorum.Ajanslarda reklam ve tanıtım projelerinde yer aldım. Özel bir tiyatroda oyunculuk yaptım ve oldukça sahne tozu yuttum.Bunların yanı sıra müziğin yeri birkaç adım önde oldu. İlk albümüm Multivitamin’i 2015 yılında çıktı. Ortaokul yıllarından itibaren bestelerimle bir proje yapmak istiyordum. Hala beste yapmaktan ve insanlarla paylaşmaktan büyük keyif alıyorum.

İlk albümünü 2015 yılında çıkardın, hikâyesini anlatır mısın?
Multivitamin albümü çocukluk hayalimdi. Elektronik müzik benim için keşfedilmesi ve üzerinde uğraşılması gereken bir müzik türüydü. 10 senelik uzun bir tasarım sürecinde, Hande Yener ve Mercan gibi başarılı isimlerin bile bu tür ile nasıl bir savaşa girdiklerini görünce albüm içine ayrıca akustik işlerde eklemek gerektiğini fark ettim. Bu süreçle beraber, proje adını tam anlamıyla karşılayan birMultivitaminalbüm oldu. Elektronik, RnB, Pop, Dubstep ve Akustik tınıların birlikte dinlenebileceği,Türkiye’de türünün başka bir örneği henüz yayınlanmayanmultibir albüm markette yerini aldı.

Albüm çıkarırken beklentilerin nelerdi?
Albüm süreci büyük bir keşifti. Beste yapma ve albüm repertuarına şarkı seçme ve sürecinde hayal kurmak en güzel uğraşıydı.  Aynı zamanda Türkiye’deki en iyi seslerle daha önceden tanışma fırsatım olduğu için albüm çıkarırkenmüzik sektörünün en güçlü seslerinden Işın Karaca ile kulis sohbetlerinde ve Selami Şahin’in stüdyosunda kendisinden kariyer yoluma ışık tutacak bilgiler edinme fırsatım oldu.Birçok açık hava konserinde, çok sesli koro ile Sezen Aksu’ya vokalistlik yapma şansım oldu. Beklentim müziksiz bir gün geçirmemek olabilir. =)

İstediğin sonucu alabildin mi?
Albüm çıkınca değerli müzik eleştirmeni Naim Dilmener’den çok sıcak ve olumlu geri dönüşleraldım ve çok mutlu oldum. İleride yapacağım besteler için inanılmaz bir motivasyon oldu. İnsanların sözler ve besteler sana mı ait sorusu karşısında aldığım tepkiler her şeye değdi. Bu bağlamda sıfırdan bir şey yaratmanın verdiği haz hiçbir şeyle kıyaslanmıyor.


 Ülkemizde albüm hazırlamak eskisinden daha zor, şarkı seçimleri klipler vb. Sen bu konu da nelere dikkat ettin?
Gerçekten de ülkemizde albüm hazırlamak çok masraflı ve pahalı. Türkiye’de popülerlik ve başarı çok ilginç bir piyasa haline gelmiş. Beste ve sözlerin güzelliği dışında başka faktörler çok önem kazanıyor. Burada sevgili Napolyon’un kulaklarını çınlatalım. ‘’Para, para, para!’’
Benim için işin mutfak kısmı en eğlenceli ve temiz tarafı oldu. Gel gör ki sektör klip üzerine dönüyor. Hem iyi bir klip yapacaksın hem de onu yeterli düzeyde döndürmeye gücün yetecek, dile kolay.

Albümün ilk officialklibi ‘’ Multivitamin ‘’ gayet güzel olmuştu, yalnız yayınlanmama sebebi nedir?
Çekimler gayet güzel geçti. Hatta klip hazırlıklarınımontaj öncesinde,heyecanla ufak videolar halinde facebook müzik sayfamızda (ÇAĞIN)paylaşmıştık.Klibi, Deniz Seki, Gökhan Özen gibi birçok ünlü isimle çalışmış, piyasada uzun süredir yer alan bir yönetmenle çektik. Fakat istediğim kurgu, çekim gibi ilerlemedi. Birkaç kez revize için tekrar konuşsak ta klibi şarkı kalitesine yakıştırmadığım için rafa kaldırdım ve yayınlatmadım. Çekim görüntüleri hala müzik sayfamızda mevcut. Merak edenler kamera arkası eğlenceli karelere resmi facebook ve instagram sayfamızdan ulaşabilirler. =)

Kimlerle çalıştın ?
90’ların unutulmaz sesi Hazal,güzel ve güçlü yorumu ile şarkılarıma vokal anlamda destek oldu. İlk albümümde Hazal ile bestelerimde buluşmak çok güzel ve keyifli bir tecrübe oldu. Multivitamin’in düzenlemesinde ise Aranjör Gökhan Kılıç (Gokosoul) çalıştık. Albüme adını veren Multivitamin parçasının düzenlemesinde orijinal ses tasarımlarından oluşan bir düzenleme ile daha önce hiç duyulmamış bir sound ortaya çıkardı. Beni farklı kıldığı için Multivitamin için çok minnettarım.

Sezen Aksu’nun sende ki yerini anlatır mısın?
Sezen Aksu ile ilk olarak, okulda mezuniyet töreninde karşılaştık. Oğlu Mithat Can’ınmezuniyeti için gelmişti. O törendeben de Celine Dion’un“My heartwillgo on” şarkısını söylemiştim. O akşam Sezen Aksu ile karşı karşıya geldiğimizde, bana ‘müziği bırakma’ demişti. Çocukluğumdan beri üreticiliğine hayran olduğum bir isimden bunu duymak benim için en büyükmotivasyonlardan biri oldu. Hem sanatçı kişiliği, hem de zekâsı benim için hep örnek olmuştur. İleride ben de, onun gibi kendi bestelerimle, piyasada güzel sesler tarafından da okunarak anılmak isterim.

 Yeni albüm çalışmaların var mı ?
Şuan çok yeni bir proje hazırlığındayız. İnce eleyip, sık dokumaya çalışıyorum. Bu aralar benim için çok heyecanlı bir süreç. Gönüllere taht, dillere pelesenk olacak, güzel besteler için gece geç saatlere kadarayaktayım. Aklıma güzel bir melodi geldiğinde sabah saat üçte kalkıp kayıt yapıyorum. Söz ve müziği bana ait yeni parçalarlaMultivitamin’in yıldönümünü taçlandırmayı planlıyorum. Farklı sürprizler yolda.

İleride yapmak istediğin, planların nelerdir ?
İlerisi için niyetlendiğim birçok hedef var. Bunlardan bir tanesi ileride yabancı sanatçılar ile düet yapmak mesela. Arkadaşlarımbana Daydreamer diyor… Hayaller bedava, limit insanın kendisidir! Birkaç sene sonra sözsüz bir albüm yayınlamayı çok istiyorum. Söz barındırmayan şarkılar ve sadece enstrümanlar…Bununla birlikte film müziklerine karşı büyük ilgim var. Sinema veya dizi müzikleri ile ilgili projeler de niyetlerim içerisinde.

Öğretmenlik yapıyorsun, Funda Arar’da müzik öğretmeniydi bıraktı, İleride sadece müzikle ilgilenmeyi düşünür müsün ?
Albüm hazırlığıyla beraberaynı zamanda keyif aldığım bir iş,yabancı dil öğretmenliğini de yapıyorum. Funda Ararçok beğendiğim bir ses. Duruşunu ve işini yapmasını takdir ediyorum. Müzik hayatımın daha büyük alanını kaplarsa, öğretmenliği bırakır mıyım bilemiyorum açıkçası. Öğretmenlik benim için sadık ve süresiz bir meslek. Ölene kadar yabancı dil öğrenmek isteyen birine yardımcı olmak isterim. Funda Arar gibi şöhretim öğretmenliğin önüne geçse bile bu konuda insanlara bir yandan yine yardımcı olacağım. =)

İngilizce albüm hazırlama veya Avrupa’ya açılma gibi hayallerin var mı ?
Şuan hazırda İngilizce yazdığım 5-6 parça var. Ya çok otantik bir sound ile yabancı şarkılar tasarlayacağım ya da gerçekten hakkını verecek düzeyde batı kafasında standartları yakalamaya çalışacağım. Tarkan, Sertab Erener gibi isimler yurt dışına açılma girişiminde bulundu ama nedense sanatçı yatırımı ve sermayesi ne kadar iyi olursa olsun orada Türk tınısı yankılanmıyor. Kulakların talebi ve duygusal arayışlar Avrupa’da farklı. İyi bir analiz ile işe girişmek lazım. Bu konuda İngiltere tanıdığım radyocu ve dj arkadaşlarım var. Zaman zaman benim parçalarımı sürpriz yaparak kendi ülkelerinde yayınlıyorlar. Bu benim için büyük bir şans. Benden kendi dillerindeprojeler de bekliyorlar.

Ülkemizdeki şarkıcılar kendi tarzını ve farkını ortaya koyma çabasında, senin kendinden önceki sanatçılardan farkın ne olacak?
Farklı olmaya çalışma çabası, komik sahnelere sebep oluyor Türkiye’de. Çıkan yeni isimlere ve kliplere baktığımdasayısız Beyonce taklidi görüyorum. Dünyada başka sanatçı kalmamış gibi birçok isim Beyonce ve Justin olma gayreti içerisinde. Pahalı prodüksiyonlar ve harcamalar yapılıyor ama yaratıcılık maalesef yok. Benim şuan yaptığım işlerde de insana ait olan duygular, heyecanlar ve acılar var. Fakat büyük bir farkla… Diğer sanatçılardan farkım, müziğimi yansıtırken koruduğum samimiyetim ve işime verdiğim ciddiyet…

İdol aldığın kimse var mı? Türkiye’de kimleri dinlersin ?
Söz ve müziğinde farklı uç duygular barındırabilen sanatçıları kendime yakın buluyorum. Bazı şarkıları kimi çok hareketli ve eğlenceli bulur ama ben o şarkıda acıyı da yakaladığımda playlist’ime alıyorum. Aklımda çok kişi var mesela ilk gelenler; Kayahan ve Sezen Aksu…

 Aile hayatın hakkında düşüncelerin nelerdir ? Sevgilin var mı ?
Aile ilişkilerine her zaman önem veririm. Aile işi bir şans bana göre. Piyango gibi bir şey malesef. Aile desteği çok şeyi değiştirir. İnsanlar sevgiyle beslenir. Sevgi sanatın kaynağıdır. Ben de bestelerime ilham verenözel birisi için bestelerimi yapıyorum.

Son olarak hayranlarına anlatmak söylemek istediklerin var mı ?
Öncelikle albümü alan, dijital platformdan indirip dinleyen herkese çok teşekkür ederim. Albüm satışları diğer yeni çıkan sanatçılara kıyasla gayet iyi gitti ve güzel geri dönüşler aldım. İnşallah ikinci albümde de bu tarz geri dönüşleri yine alırım. Sosyal medyada gelen mesajlar ve önerilerin hepsini okuyorum ve dikkate alıyorum. Hiçbir mesaj boşa gitmiyor.Bunun yanında extra olarak sahne aldığım mekanlarda kemikleşen ve yalnız bırakmayan dinleyici kitleme de teşekkür ederim. İnsanın kendi bestelediği şarkıların tekrar, tekrar istek alması gurur verici. Umarım yeni albümde de aynı başarıyı daha da artan bir aile olarak yakalarız. Yeni projelerde görüşmek üzere diyorum.


Vakit ayırdığın için teşekkür ederim J
Ben çok teşekkür ederim! Sevgiyle…

Murat Fırat




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

“Andaç’ın Hayatını Tarihi Akordeon Değiştirdi.”

Uzun zamandır takip ettiğim yetenekli bir sanatçı var. Sahne Sanatları Opera & Şan eğitimi almış, zamansız şarkılara imza atıyor. Yapmış olduğu çalışmalarla dikkatleri üzerine çekip, adından sıkça söz ettiriyor ve mikrofon kendisine uzatıldığında, hiç çekinmeden mesleği hakkında iddialı açıklamalarda bulunuyor: Adım adım güzel bir kariyer inşa etmek istediğinden bahsederken! Beni en çok etkileyen sözleri ise; “Çocukluğuna özlem duyup, geçmişe yolculuk yaparak aktardığı anılarıydı.” Mesleğinde henüz yolun başında ama basamakları çabuk atlayacağına inanıyorum. Siz de tanıyın istedim ve bu kez sözü mesleğinin ümit veren bir yeteneğine bırakıyorum. En son ne zaman kendine, kim olduğunu sordun. Andaç desem, bize neler anlatırsı n? Sanıyorum 2 sene evveldi. Birçok kişi gibi hayallerim ve bir amacım var. Gerçekleştirmek için de belirlemiş olduğum bir motto, yol var. Ne zaman ki, bu yoldan, yan yollara girmeye başlıyorum; o zaman kendime kim olduğumu soruyor, ne istediğimi, hayallerimi...

Ebru'yla Evliyken Emre'ye Aşıktım

Teoman'ın "Yavaş Yavaş" albümünde İrem Candar'la düet yaptığı "Bana Öyle Bakma" şarkısının sözlerinde "Bana öyle bakma anlayacaklar, ikimize karşı bu dünya bizi anlamayacaklar" dediğinde Ahmet ve Emre gibi birçok Lgbti bireyinin hayatını özetlemişti. İlk görüşte aşka inanır mısınız bilmem ama Ahmet ve Emre ilk görüşte birbirlerine âşık olanlardan, sosyal medya üzerinden tanıştılar ve Ahmet askere gidene kadar hiç ayrılmadılar. Eğer aşk asker de başkaysa bunun asıl sebebi Emre'nin kuşkuya yer vermeyecek derecede Ahmet'te sadık olmasıydı! Sonrasın da ne mi oldu? Askerliği bitirip işe başlayınca Ahmet evlendi hayır yanlış okumadınız! "Toplum Baskısı" yüzünden Ahmet'de evlendi. Tanışma hikayenizi dinlemek isterim? Emre ile sosyal medya üzerinden tanıştık sohbeti çok hoşuma gitmişti belli bir süre sonra yüz yüze görüşmeye karar verdik. Bundan 7 yıl önce bir Ağustos akşamı parka görüşmeye gittim ve nasıl birisiyle karşıla...

"Sınıf arkadaşlarım soyunma odasında taciz ettiler"

Barış ve Yağız'ın hikayesi 4.5 yıl önce sosyal medya aracılığı ile kısıtlı kelimelere sıkışmış samimi bir kaç söz ve gecenin bir yarısı Yağız'ın kapıya dayanmasıyla başladı... Birbirlerine hala ilk günkü gibi aşık olan Barış ve Yağız'la aşk, eşcinsellik, aile hayatları, hiv-aids'in eşcinsel bireylerin lanetiymiş gibi yansıtılmasını kısacası toplumun beyninde aykırı olan her şeyi konuştuk. Ne zaman gay olduğunuzu fark ettiniz? Barış: Altıncı sınıftaydım, bizim sınıftaki bir çocuktan hoşlanmıştım, sürekli onunla bağ kurmaya, konuşmaya hatta oyun oynamaya çalışıyordum. Yağız: Aslında hep farkındaydım, yaşım el verdiğinden bu yana. Lise döneminde kabule geçtim ve daha rahat nefes almaya başladım.  Aileniz cinsel yöneliminizi biliyor mu? Barış: Hayır bilmiyorlar. Annem sanki hissediyor ama konduramıyor.  Yağız: Evet  Babanız sizinle ilgilenmediği için mi böylesiniz? Barış: Hiçbir alakası yok gayet ilgili bir babaydı. Yağız: Aksine fazla ilgili bir ...