İyi ki… “iyi ki” diyorum: Serkay gibi gelecek vaat eden genç bir yeteneği tanımışım! “Kim Düzgün?” evet, günümüz de kim düzgün? ve sosyal medyaya baktığımızda hep üzgün insanlar… Tek şarkı 3 konu barındırıyor: aşkın yüzleşme hali, günümüz müziğine serzeniş, en sonunda hayatı sorgulama. Sanatın ne demek olduğunu, klibi izleyenlerin beğenisine bırakıyorum ama dürüst olmak gerekirse: ben bayıldım… şarkının ruhunu kameraya yansıtma konusunda yönetmen faktörünün önemini bir kez daha anlamış oldum.
“Kim Düzgün şarkımın vokali 2 yıl sürdü.”
Merak edenler için soruyorum: Serkay, kendini anlatabilir misin?
İstanbul’da doğup büyüdüm ve aslında müzikle
alakası olmayan bir fakülteden mezun oldum.
Müzik ile bağımı pandemi sırasında arkadaşımın “sen çok güzel beste yaparsın” demesiyle keşfettim. Daha derinlere indiğimde söz ve beste yapan, şarkı söylemekten keyif alan biri olduğumu anladım. Pandemi sürecini beste yapıp söz yazmakla geçirdim. Sonrasında her yer açılınca gitar ve şan eğitimine başladım. Deniz Arcak şan hocamdı. En büyük şanslarımdan biri odur. Hikâye böyle başladı özetle.
“Kim Düzgün”
şarkının çalışmaları nasıl geçti? Hangi isimler teşekkürü hak etti?
Kim Düzgün’ün sözlerini ve bestesini 1 haftada bitirdim. Şan dersinde 2 yıl vokaline çalıştım, vokali genişlettik. Şarkı iyice demlendi. Aranje aşaması ise, kafamda belli bir akış vardı. Cantuğ Gökçel tam anlamıyla kafamdakileri anladı.
“En sevdiğim anım: annemin çok beğenmesiydi.”
“Kim Düzgün”
şarkının klip hikayesini dinlemek isterim?
Klibin, klasik bir aşk öyküsünden öte: aslında ilişkideyken hissettiklerimizi yansıtan bir yapıda olmasını istedik. Şarkının başları daha durgun ve yalınken, sonlara doğru daha mutlu bir akış yakalamaya çalıştık. Bahsettiğim kırılma noktası da kolyenin kopma sahnesi ile başlıyor. Buradaki incilerin anlamını izleyenlere bırakıyorum.
''Kim Düzgün" şarkın
dinleyiciden nasıl tepkiler alıyor? Geri dönüşlerden memnun musun?
Geri dönüşler çok çok güzel. Eskiden sadece arkadaşlarıma ulaşabilirken şuan 600 bini geçti ulaştığımız kişi. Daha da fazlasını hedefledik. Elimde 4 adet hazır şarkım var. Hız kesmeden devam edeceğiz. Hatta biri aranje aşamasında… (Gülüyor)
“Dinleyicilerimle bir yaşam yoluna çıktık.”
Şarkısının
sözlerinde bir yüzleşme var! Hayatının
hangi döneminde besteledin?
Hepimizin
geçmişinde aradığını tam bulamadığı bir dönem vardır, bu şarkıyı öyle bir
dönemde yazdım. Aşkı arayan ve bulamayan herkesin kendini bulabileceği, kendi
iyiliğinin güzelliğine inanmayı seçenlerin şarkısı oldu diyebilirim.
İkinci şarkım “Bencil” sözleri de aslında bir nevi bu şarkıyı takip eder nitelikte. Dinleyicilerimle birlikte bir deneyim yaşama yoluna çıktık diyebilirim.
“Sahnede annemi alkışlarken buldum kendimi.”
Hadi seni biraz
geçmişe götürelim; nasıl bir mahallede büyüdün? Ve unutamadığın bir anını
bizimle paylaşmanı istiyorum?
Mahalle kültürünün var olduğu bir semtte doğup büyüdüm. Hikâyem ise şu; Annemler yazın tatile gittiğimizde beni eğlendirmek için şarkı yarışmasına kayıt ettirmişlerdi. Lisedeydim sanırım. Bu arada: ailede hepimizin sesi güzel, o zamanlar ben hariç. (Gülüyor) Neyse yarışmaya yazdırdık adımı. Anneme de ısrar ettim sen de katıl eğleniriz diye. Birinciye para ödülü ve sahnede şarkısını söyleme fırsatı veriliyor. Annem de benim zorumla kayıt oldu. Konsept türküymüş. Şarkı söyleyenler bilir türkü aslında zor bir daldır. Sonrasında en aşina olduğum “Kızılcıklar Oldu Mu?” türküsünü seçtim. Ben dereceye giremedim tabii ki. Hatta jüri bana “Kızılcıklar oldu mu sence?” dedi, üzülerek olmadı demiştim. Sonra sahneye annem çıktı. Çanakkale Türküsünü seçmişti. Yarışma da derece yapanlar açıklanıyor, asla ümidim yok tabii. Birinciye geldi sıra, annemin adı anons edildi. Sevindik falan. (Gülüyor) Eğlendirilmek için gittiğim yarışmada, sahnedeki annemi alkışlarken buldum kendimi. Jüriye de bir çift sözüm var, Kızılcıklar oldu. (Gülüyor)
Müziğe olan yeteneğini
nasıl keşfettin? Kariyerinde ailenin faktörü nedir?
İlk ön ayak olan annem, sonrasında beni destekleyen arkadaşım sayesinde müziğe olan tutkumu keşfetmiş oldum.
Müzik sektöründe
ses dışında görüntünün de önemli olduğunu eklemek isterim ama kadınlar 80-90
yaşına kadar görüntüyü korurken erkeklerin 40 yaşından sonra kendisini
salmasıyla ilgili ne düşünüyorsun?
Bir kadının her dönemi çok güzeldir bence ve en iyi dönemi 40’lı yaşları derler. Bunu, dünyadaki birçok ünlü pop şarkıcısı kadında görebiliriz. Erkeklerin de kadınlar gibi bir noktada kendilerini yeniden keşfetmeleri gerekiyor olabilir.
“Güneş ve M Lisa’yı beğeniyorum.”
Ülkemizde müzik
piyasasının son durumu hakkındaki görüşlerin neler?
Müzik her 10 yılda bir değişiyor gelişiyor bilindiği üzere. Mevcut düzenin getirmiş olduğu bir sonuç bu. 80’lerdeki darbe sonrası arabesk ve damar şarkılarla ifade ediyor kendini insanlar, sonrasında buna tepki verip 90’larda hareketli çılgın bazen anlamsız sözlerin bezeli olduğu bir pop doğuyor. Her şey bir öncekine tepki olarak doğuyor sanat akımlarında. Mesela pop kalitesi düşmesiyle rap tarzının yükseldiği döneme de girmiştik. Şuan da rap tarzının kötüleşmesiyle elektroniğe göz kırpıyoruz. Mevcut elektronik müzik tarzını yakalayan Güneş ve M Lisa çok çok başarılı bulduğum isimler. Yeni sound kullanıyorlar. Dünya müziğine daha da yakınlar. Piyasa olarak baktığımda sözleri ve vokalleri çok beğenemiyorum. Evet, başarılı isimler mevcut ancak başarı müzikaliteyle paralel değil maalesef.
Müzikteki
hedefiniz nedir? 10 yıl sonra kendini nerede görüyorsun?
Müzik alanında birçok albümün olduğu ve müziğe yön verdiğim bir noktada görüyorum. Kendimi biliyorum, hayat boyu odaklandığım her şeyde farklı bakan ve farklılık getiren biri oldum. Şu anki odağım ise müzik.
Müzikal tarzını
nasıl tanımlarsın?
“Soft Elektronik Pop” diye bilirim.
“Bu
röportajdan bahsedeceğim...”
Serkay, bize bir
gününü anlat dersem; neler anlatırsın?
Sabah duşta açıyorum gözümü, sonrasında iş, müzik ve spor… Müzikle ilgili genelde hep hayal ediyorum: en iyi çıkış yapan ödülünü aldığımı ve konuşmamı devamlı hayal ediyorum. Ne hayal ettiysem gerçekleşti. Bakalım bunu göreceğiz. (Gülüyor) Ödül konuşmasına, bu röportajdan da bahsedeceğim hatta hayalimdi diye. Onun haricinde Söz karalıyorum.
Bu son sorum;
seni sevenlere neler söylemek istersin?
Yeni şarkım “Bencil” için çalışmaları bitirmek üzereyim, beni takip etmeye devam edin.
90’lar tadında
sorular…
Yaş:
Boy: Kilo: 30-178-80
Burcu:
Yay, yükselenim de yay
Ayakkabı
numarası: 42
Göz
rengi: Kahverengi
Saç
rengi: Kumral
Sesin
kaç oktav: 4 oktav
Mükemmel mutluluk: Amacıma ulaştığım o an
En büyük korkun nedir: Başarısızlık
En beğenmediğin özelliğin hangisi: Çok düşünmek
Başka insanlarda en beğenmediğin özellik hangisi:
Yarını düşünmemeleri
Şu an hayatta olan ve en çok hayranlık duyduğun kişi
kim: Çok zor soru o yüzden annem diyorum. (Gülüyor)
En büyük müsrifliğin nedir: İşe taksiyle gidiyorum. (Gülüyor)
Murat’ça sorular…
-Serkay
sanatçı olmasaydı Mühendis Olurdu? Mühendislik yapıyorum aktif olarak.
(Gülüyor)
-Anlatırsam
ağlarım dediğin … konu nedir? Ölüm konuları beni etkiliyor.
-Çoğu
kişi öyle biliyor ama aslında doğrusu … üniversite giriş kapıları hakkında. Tek
kapılıysa anfi, çift kapılıysa amfi
- Tam o anda ... çok mutlu olmuştum ve heyecanımı tutamamıştım. Klip bitiminde çok mutlu olmuştum. Amacımın ilk adımını tamamlanmıştım.
Söyleşi: Murat Fırat
Yorumlar
Yorum Gönder