"Boşu Boşuna" ve “Son Gece” şarkılarıyla dikkatleri üzerine çeken şarkıcı Deniz Çınar, hakkında merak edilenleri, kariyeriyle ilgili planları ve hala devam eden projelerini bizlerle paylaşıyor.
Sevenlerin
adına soruyorum: Işıklar sönüp evine gittiğinde nasıl bir Deniz Çınar var?
“Çok daha rahat, kasıntılıktan uzak bir Deniz var” diyebilirim. Rahat ve özgür olduğum noktada her zaman daha mutluyumdur. “Dostlarıyla vakit geçirmeyi seven, esprili, muzip tarafları ön planda olan da biriyim” diye düşünüyorum.
Hayatın nasıl
bir dönemindesin?
Bir geçiş sürecinde gibi hissediyorum, kendimi daha çok… Ne istediğini daha iyi bilen, kendine daha fazla değer veren, farkındalıklarla dolu bir süreç diyebilirim aslında.
Müziği seçme
meselen neydi?
Her zaman içimde var olan ve yapmak istediğim bir şeydi müzik, çocukluğumdan beri hatta... Müzik duygu işi, vizyon gerektiren, yenilik gerektiren, sonsuz bir hayal gücüne sahip olman da gereken bir şey. Beni en çok cezbeden tarafı da bu sanırım.
Toplumumuz
içerisin de sanat bir meslek olarak değil, hobi olarak kabul ediliyor. Müzik
dışında ilgilendiğin bir alan var mı?
Evet, “müziğin bir
meslek olmadığı” gibi bir algı ailelerimizden başlıyor, genelleme yapmak doğru
olmasa da. Çünkü ebeveynlerimiz bizleri daha garantici, para kazanması daha
kolay, risksiz ama ayakları daha sağlam yere basan meslekler yapmamızı
istedikleri için müzikte de önümüzü göremeyeceğimize inandıkları için bunun bir
hobi olarak kalmasına daha sıcak bakıyorlar. Bence böyle bir algı oluşmasının yegâne
sebebi bu.
Müzik dışında, astrolojiye ilgi duyarım mesela, tarihi filmler de ilgimi çeker.
İlk
profesyonel çalışmanı Gülben Ergen klasiği olan “Boşu Boşuna” ile yapmıştın…
Neden yeni şarkı değil de milyonların hayranı olduğu bir sanatçının şarkısıyla
çıkış yapmak istedin?
Eski şarkıları çok seviyorum. Hatta şimdikilerden de daha çok seviyorum. Daha duygulu ve samimi geliyor bana. Yeni şarkılarda bana bu hisleri veren bir şarkı karşıma çıkmadığı için cover seçeneğine gitmiştim. Ses rengime yakıştığına inandığım ve yeni neslin sevebileceğini düşündüğüm için aslında.
“Boşu Boşuna”
büyük bir risk değil mi? Altından kalktığını düşünüyor musun? Ve kimler
teşekkürü hak ediyor?
Eğer daha önce başka bir sanatçının seslendirdiği bir şarkıyı tekrar yorumlamak istiyorsan, risk vardır zaten her zaman. Benim için gayet güzel, keyifli bir çalışmaydı. Şarkılarını bana emanet ettikleri için sevgili Eda&Metin Özülkü’ye ayrıca yaptığı aranjeyle şarkının duygusunu koruyarak günümüze de uyarladığı için en büyük teşekkürü Ödül Erdoğan’a ediyorum.
Günümüze
gelelim ve “Son Gece diyelim! Senin hayatında son geceler, ayrılıklar yaşandı
mı?
“Son Gece” ilk dinlediğim anda beni çok heyecanlandıran bir şarkıydı. Sesime yakışan, hedef aldığım kitleye hitap eden ve bir hikayesi olan şarkıydı. Fazlasıyla içime sinen bir çalışma oldu benim için. Hayatımda son geceler de ayrılıklarda, başlangıçlarda, bitişler de oldu tabii herkes gibi.
Kalabalık bir
ekip görüyorum, kimlerle çalıştın?
“Son Gece”nin sözlerini Kerem Demir (Kerro) bestesini ve düzenlemesini de Milad Beheshti (Mili B) yaptı. Çok yetenekli iki genç müzisyenle çalıştım anlayacağınız. Fotoğraflarımı Serkan Uzundal çekti. Sevgili, Ferit Çetinkaya’da klibin yönetmenliğimi üstlendi. Hepsine teşekkür ediyorum.
Klibi
izleyince; “Yetişin kaos var.” Diye bağıracaktım! Ağlamalar, kahkahalar,
kavgalar ve sakince şarkısını söylemeye çalışan masum bir adam… Deniz, sormaya
korkuyorum ama klibin hikayesi nedir?
Aslında hepimiz öyle değil miyiz? Kahkahalarla dolu bir gün, ağlayarak sonuçlanmıyor mu? ya da tam tersi. Klipte farklı kişilerin yaşamları mercek altına alınarak, gündelik yaşamdaki hüzünler ve mücadeleleri ele aldık.
Peki seni
hayatta neler ağlattı?
Aslında, çok duygusal olsam da kolay ağlayamayan bir yapıya sahibim ve ağlayabilenlere imrenirim. Samimiyetine inandığım ve çok güvendiğim insanların farklı yüzlerini görmek beni en çok üzen şeylerden biridir.
Şarkıların
farklı dönemlere ait yalnız vurgulamak istediği nokta “Aşk ve Ayrılık”… Senin
için aşkın anlamı nedir? Hiç âşık oldun mu?
Hâlâ gerçek aşkı
yaşayabildiğime inanmıyorum. Sanki daha önce yaşadıklarım, aşk zannettiğim
şeyler gibi geliyor dönüp baktığımda ya da bittiği için de böyle düşünüyor
olabilirim.
Bence aşk; “görmesen de, dokunmasan da, tatmasan da” kalbinin o kişi için atmasıdır. Onu tüm hücrelerinle hissetmektir, kimseyle paylaşamamaktır.
Imhh birazda
yeni projeleri konuşalım; dinleyiciyi ne gibi sürprizler bekliyor?
Valla yeni şarkılar, fikirler dolanıyor aklımda ama nasıl, ne zaman çıkar bilemiyorum tabii. İstediğim şey hep üretmek ve her şarkıda bir önceki çalışmamın üzerine koyabilmek, bunun için canla başla çalışacağım.
Rap müzik
hakkında ne düşünüyorsun? Böyle bir proje gelse sıcak bakar mısın?
Rap müzik, geçtiğimiz yıllarda çokça sükse yaptı. Birçok müzisyen bu tarza yöneldi haliyle, kendimiz yapmasak bile ya şarkılarını söyledik ya da kimimiz onlarla featuring yaptı. İçime sinen bir şarkı olursa ben de yapabilirim feat. Yeter ki şarkı güzel olsun.
Senin gibi
genç müzisyenlerden kimleri takip ediyorsun?
Son zamanlarda Emir Can İğrek çok başarılı. “Ali Cabbar” şarkısını dinlemeye başladım. (Gülüyor)
Albümlerin
satış yapmadığı günümüzde, sahne dışında müzisyenler nasıl para kazanıyor?
Sahne dışında çok fazla para kazanma alternatifleri yok aslında. Eğer büyük bir popülariteniz varsa, sosyal medyadan da kazanç elde edebilirsiniz.
Tıklanma
denilen şu meret gerçekten de işe yarıyor mu?
Eğer, gerçekten dinlemiyorsa insanlar, oradaki rakamın ne kadar büyük olduğunun da hiçbir önemi kalmıyor.
Seni örnek
alıp, şarkıcı olmak isteyen gençlere neler söylemek istersin? Bu işe
atılmalılar mı yoksa başka bir alanda kendilerini denemeliler mi?
Seçeneklerini
kısıtlamasınlar, istedikleri her şeyi denesinler. Maymun iştahlı olmamak
kaydıyla tabi. (Gülüyor)
Eğer, gerçekten bu işi yapmayı ruhlarında taşıyorlarsa zaten kaçamazlar. O yüzden bir yerden başlasınlar. Her şey mükemmel olmak zorunda değil veya şartlarının çok iyi olmasını beklemesinler. Çünkü hiçbir şey, hiçbir zaman mükemmel olmayacak. Risk aldığınız sürece varsınız.
Bu son sorum:
Bir sanatçı olarak nasıl anılmak istersin?
İşine saygı ve özen gösteren, çalışkan, duyarlı ve başarılı olarak anılmak isterim.
90’lar tadında
sorular…
Yaş: 28 Boy: 1.81
Kilo: 95
Burcu: Oğlak
Ayakkabı numarası: 44-45
Göz rengi: Kahverengi
Saç rengi: Kumral
Mükemmel mutluluk: Aşk
ve sevgi
En büyük korkunuz
nedir: Anlaşılamamak
En beğenmediğiniz
özellik hangisi: Takıntılarım, fazla düşünmek.
Başka insanlarda en
beğenmediğiniz özellik hangisi: Bencillik, nezaketsizlik
Şu an hayatta olan ve
en çok hayranlık duyduğunuz kişi kim: Sezen Aksu
En büyük müsrifliğiniz nedir: Alışveriş
Murat’ça
sorular!
Çoğu kişi öyle
biliyor ama aslında doğrusu:
Tanımayanlar soğuk ve
itici buluyorlar ama yakınlarım bunun öyle olmadığını bilirler.
… hatayı
yapmasaydım. Şu an hayatım… noktada olurdu
Müziğe daha erken
başlasaydım ve daha çok çalışsaydım belki daha çok yol katetmiş olabilirdim.
“İyi ki
yaptım” dediğim … şey?
Tabii ki müzik
Sevgilimi…
olunca tanırım
Bence ayrılırken.
Hayatımda
bulunmayacak üç insan özelliği…
Samimiyetsiz, sürekli
negatif düşünen ve konuşan, ketum.
Keşke
kendisiyle “…” paylaşabileceğim birisi olsaydı.
Aşkı ve sevgiyi paylaşabileceğim biri olsun isterdim…
Söyleşi; Murat Fırat
Yorumlar
Yorum Gönder