Bu son sıfattan hiç hoşlanmayacaktır ama ne yapayım çok ürperdim! Mert Aktaş! Tabii sizin onu Mert Aktaş Travel olarak tanıyorsunuz. “Travel” ne demek diye araştırdığımda “Google Amca” cahilliğimi bir kez daha yüzüme vurdu, meğer Travel “Yolculuk” anlamına geliyormuş. nerden bileyim… Neyse bırakalım şu cahillik konusunu, dünya turu meselesine geri dönelim! Karşımızda tepeden tırnağa orijinal bir adam var. Deli mi bence deli, cesur mu valla sonuna kadar! Sen kalk 4 yıl önce; işi gücü, dostu, aileyi, tası tarağı arkanda bırak yollara düş! Ama ne düşüş, bir daha asla arkasına bakmadan bir gidiş bu. Mert yeniden doğmuş gibiydi, aslında bu bir hayalden öte kendini bulma yolculuğu diyebiliriz… Ahmed Arif’in “Haberin Var Mı” şiirinde söylediği gibi; “Aç kaldım, Susuz kaldım, Geceler gecelerce” Mert’te bu yolculuk sürecinde; “sokakta kaldı, bir sabah kanlar içinde uyandı, kaçırılma olayı yaşadı” ama günün sonunda bir çaresini bulup bütün olumsuzlukların üstesinden geldi!.. Adam 27 ülke g...